Sayfalar

25 Ağustos 2016 Perşembe



AUGUSTUS  3


Bu ay başında Aslan yeniayını yaşadık, Aslan yöneticisi Güneş'ten dolayı yönetimsel bir burçtur, zaten şu an memlekette birinci öncelik " yönetimsel problemler" olmuş durumda, ortalık karışık, destabil haldeyiz, stabil hale geçmeye çalışıyoruz:  ülke astrolojik haritasında Aslan ikinci evimizi, güvenlik evimizi kaplar durumda, öz kaynaklar artık devreye girmiş, kuruluş ayarları seslendiriliyor, mahmure can havliyle uyanıyor. 
Astroloji şöyle çalışır: çok sade gidebilirsiniz: Aslan güneşi eşittir kral, yönetim, güneş kendi burcunda : aydınlatır, ortaya çıkarır, gözümüze sokar: tüm medya da neler  anlatılıyor bu aralar ve türlü spekülasyonlar dillendiriliyor: spekülasyon direkt Aslan'la ilgilidir.
Peki tüm bu bilgi bocası ve aksiyon neyle ilgili: akrep ülkesiyle ilgili: 29 ekimle. 
Şuna benziyor ben çocuk doktoruyum : kapı açılıyor ,kucakta bir çocuk getiriyorlar ebeveynleri, bitkin ,hasta görünümde bir çocuk ,kaç haftadır çeşitli yerlere başvurduklarını söylüyorlar yanlarında bir torba ilaç, ben kimliğinde doğum gününe bakıyorum: 29 ekim 1923, hemen şuraya yatırın diyorum daha en baştan kesin zatürredir, ya da daha kötüsü kronik bronşit, solunum yetmezliğidir, daha muayeneye başlamadan, çünkü ben hastayı tanıyorum, akrebi tanıyorum, astroloji çalıştıkça aynı anda kendinizi ve çevrenizi tanırsınız.
Ve inanın akrebi tanımazsanız bu ülke için ne yorumlasak anlaşılmaz.
Yaklaşık yirmi sene önce elime geçmişti: Jacques A. Bertrand'ın "terazinin hüznü" adlı kitabı. Bir cep kitabı kadar, 12 burç hicvedilerek  yazılmış, tabi kitabı kaybetmiştim, ama enfes tadı o kadar damağımda kalmış ki geçenlerde internette eskimiş bir kitap olarak bulabildim, şöyle başlıyor akrebe:
"Ölü yapraklar sonbaharın kokuşmuş su birikintilerinde ağır ağır çürür. Hoşa gitmek için gerekli her şey akrepte vardır: hem örümceği hem de yılanı andırır."
Şöyle bitiriyor:
"İstesek de istemesek de alışmak zorundayız, akrep yeryüzünün en eski sakinlerinden biridir. Son gelen haberlere göre radyoaktiviteye de dayanıklıymış"
Ülkemiz karmasal ,kadersel bir ülke. Yengeç yükselen, birinci evde Pluto, dördüncü evde yerleşen planetler,akrep burcunun zaten kendisi ve ordaki planetler ve tepe noktası balık: ortalığı su götürüyor, Stephan Arroyo, harika eseri, karma dönüşüm kitabını bize ithaf etmeli.
Basitçe son yıllarda sap dönüyor keser devamlı kesiyor ya : akrep etrafını ve sıkça kendi kendini tekrar tekrar sokuyor.
Aslan ikinci evimizde: eskiler Hadesten , yer altından çıkış dediler ikinci eve ,umarım yeraltından çıkacağız artık. Bir tane umutlu cümlemiz olsun.
Şimdi kötü zamanlarda kötücüllere dikkat kesiliriz: bunların küçüğü Mars,büyüğü Satürn'dür. Mars uzun süredir bulunduğu kendi yönetiminde ki akrep burcunda  neler yaptı neler hep beraber yaşadık: ülke haritasında akrepteki jüpiter ile kavuşmuştu, natal Jüpiter ülke haritasının yükselen yengeç burcunun yücelim yöneticisi de olduğu için epey önemli olaylara imza attı bu kavuşum, hatta bu kavuşumun hemen üstünde solar ark Neptün' ü de aynı derecede saptamıştık: neptünyen intiharımsı dini cemaatli bir saldırıya maruz kaldı ülke. Şimdi o Mars sonunda yay burcuna geçti: gözümüz iyice korktuğu için daha da dikkatle takip ediyoruz onu.
Burda şunu unutmayalım: her horoz kendi çöplüğünde, bu artık bir akrep marsı değil, bir yay marsı ,kötücül potansiyeli artık değişti. Şimdi yayda büyük malefikle kavuşacak: Satürn ile. 18 ağustos gibi iyice yaklaşacaklar, 24 ağustosta tam birleşme gerçekleşecek.
Bu kavuşum yayın 9 derecesinde tam da ülke natal kuzeydüğümünü aynı derecede kare açıyla görüyor, yine evrenden bir mesaj var, kurtulamadık bu mesajlardan. Bir nokta daha var maalesef tam o dereceye izdüşen sabit yıldız Antares: akrebin kalbi demişler ona eskiler: sanki akrebimiz, Mars'ımız eksik kalmış gibi o da duymuş gelmiş: Marsiyen enerjileri kamçılayacak.
Bu kötücül kavuşum ülke haritasının asker, polis unsurları ile ilgili altıncı evinde gerçekleşecek. Bu yayda ki kavuşumun sahibi, yay yöneticisi, yukarda bahsettiğimiz natal akrep Jüpiter'ine getiriyor bizi, yine yöneticiler ve muktedirler ile ilgili. 
İkinci önemli görünüm her ayın klasiği : dolunay. Bu dolunay 18 ağustosta 25 derece kova burcunda. Yine bu nokta  yine bu Jüpiter' le  tam kare açı yapıyor ,şaşırıyor muyuz, yok, siz de alıştınız işte. Sonuç olarak daha önce yaşadıklarımızdan daha kötüsü olmaz, Mars ,maraz,  aksiyon , kötülük işte. Bize ne canım kılıçla yaşayanlar düşünsün.
Benim tüm amacım "farkındalık" zehrinden bir zerrecik size bulaştırabilmekle ilgili, farkındalık zehri bir bulaşınca tüm eski benliği hızla yok eder. Ya sonra ne oluyor. Sonra yıkıntılar içinde oturup yeni bir insan tipinin doğmasını bekliyoruz umutla.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder