Sayfalar

8 Kasım 2018 Perşembe









JÜPİTER YAY BURCUNDA

ADALET VAR, DERS VAR, AŞK VAR, SORUN VAR

DÖRT KISIM TEKMİLİ BİRDEN

“Adalet istiyoruz” diye haykırıyor baba. Kızı plazadan, yüksekten düşmüş, kızının patronu ve arkadaşı göz altında, dün kızının tırnağında ki DNA patronun arkadaşıyla eşleşti. Karar verilecek.
“Adalet istiyoruz” ne çok içleri acıtan bir haykırıştır, yıllardan yüzyıllara, oğullardan kızlara, ailelerden nesillere, evet adalet istiyoruz.
Adaleti kim tesis edebilir, kim dağıtabilir; 
kusursuz bir terazi,
derinden kavrayan bir idrak, 
çelikten bir irade.
Bu üçüne beraber, dünyada ve ülkemizde çok yaygın rastlandığından işte bunca huzurumuz ve mutluluğumuz.
Bu kutsal üçlemeyi farkındalık alanıma kazıdığı için Barış Özkırış hocama çok teşekkür ediyorum.

Aslında karanlık yoktu, hiç olmadı, tüm olan ışığın eksikliğiydi ve güneş doğudan doğdu. Karanlık yok oldu.
Güneş doğudan doğar ve bilgelik doğudan yükselir. Batı da sadece batırır. Vahşi batı.
Bilgiyi sabah getiren güneştir, gece dertleri aya yükledik, aya anlattık, o gece güneşe yansıttı, sabah güneş çözümleriyle geldi, hayat veren güneş.

Konu Jüpiter yay olduğunda, yay burcunun doğal astrolojik evini yani 9. evi hatırlamalıydık, uzmanlık evi, bilgelik evi, güneşin refah evi ve mahkemenin karar evidir, adalet evidir.
Ama unutulmasın her zaman için kural “dağına göre kar”.
Bu evdeki uzmanlık bir diploma da olabilirdi ama kozmos son güncellemerle çıtayı “insan olmak” yüksekliğine taşımış durumda maalesef. Yani herkesin muhakkak duyduğu o söylencede ki oğluna “ ben sana vali olamazsın demedim, adam olamazsın dedim “ diyen baba misali.
Mesele çünkü kendimizi kandırdığımız “şekil” değil, mesele geçenlerde house of cards’da dinlediğim gibi; “kimin Tanrı’ya inandığı neden önemli olsun, önemli olan Tanrı’nın kimi inandırıcı bulduğu”
İnsanın tarihi binlerce yıllık bir tekrarın tarihi, o yüzden ki 2018 yılında jüpiter yay geçişini milattan önce bin, binbeşyüz yıllarından büyük amcamız Lao Tzu hatıratından anlatıyorum, eni boyu 3500 4000 yıldır mesele aynı mesele, enteresan.

“ faydalının faydasını herkes biliyor, ya faydasızın faydasını kimler biliyor”

Böyle diyor Lao amca. 
Basit, şablon, yüzeysel, toptancı yargıların artık bırakılması gerekecek, biraz daha ince elenip sık dokunmalı, artık bu farkındalık hali inancın bir parçası olmalı, samimileşmelisiniz. 
Geçenlerde bir arkadaşımla oturuyordum haritasını değerlendirdik, retroları ve kareleri yoğun zorlu bir sabit burç ağırlıklı harita, belli bir olgunluğa gelmiş hayatta, yeniden doğmak isterim dedi bir an. Ona Buda’nın öyküsünü anlattım, marifetin arzu beden tutkusu değil, farkında olmak olduğundan bahsettim. Hızla değişti fikri, o zaman tekrar doğmak istemem ki dedi. Evet doğu bilgeliğinin “samsara” dediği yanılsama bu işte, sen şimdi arsayı çevir, üzerine kon, bir daha doğunca imar affı çıkar, residens yapar satarsın. Bu kadar hayaller içinde şekillendiriyoruz dünyayı, abuk subuk şeylerle özdeşleştiriyoruz ruhumuzu, sonra kendi cehennemimizde yanıp duruyoruz.
“Hiç olduğunda her şey olacaksın, sert durursan kırılacaksın, yumuşak durursan fırtınayı atlatacaksın, en önde koşarsan ilk senin üzerine basacaklar, ne kadar kanun çıkarırsan o kadar suç artacak, ne kadar bölersen o kadar dağılacak, bir olursan anlayacaksın.”
Bu kadar sade ve yeterlidir Lao Tzu büyükamcanın bilgeliği. Ama onu da rahat bırakmadılar tam sıvışıyordu, ölme vaktinin geldiğini bildiğinden kimselere çaktırmadan tam  dağa doğru yola çıkıp sınırı geçecekti ki, enselendi.
Yok öyle bırakmayız dedi sınır polisi, bize bir yazılı eser bırakmadan senin gibi bir bilge kişi nereye böyle, diye zorladılar onu, bırakmadılar yola.
Lao Tzu amca sonuçta kibar adam, zamanımızda ki paçavralar gibi değil ekrandan ekrana böğüren, peki demek zorunda kaldı, yazayım birşeyler de salın beni.
İlk şunları yazdı;

“ benden ona bir ad vermemi istediniz 
ben ona TAO diyebilirim
ama anlamalısınız ki 
biz ona TAO dediğimizde 
o TAO olmuyor”
hahhahaha bu kadar anlaşılır işte.

Lao Tzu amca, tam da Jüpiter yay burcuna geldiği  bu 2018 yılında seni hâlâ saygıyla anıyorum, Herman Hesse ki Avrupa’da doğup  eserlerinde Doğu bilgeliğini ilk yansıtanlardan olmuştur, Jüpiter’i yay burcundadır, seni saygıyla anıyorum, Stefan Zweig ki hoş bir tesadüf, bu ingress,giriş  haritasının güneş derecesinde natal Venüs ve merkürü kavuşmuştur, seni saygıyla anıyorum ve usta Osho, yay güneşi, seni saygıyla anıyorum.

Jüpiter yay burcuna geldiği bu yıl farkındalığımızı bir mikron daha sıçratabilir miyiz? Dışarısının ve şeklin, tanımlamanın hiç bir şey olduğunu ama özün, kendi içimize yapacağımız yolculuğun, korkmadan keşfedeceğimiz içimizin, en derinin, her şey olduğunu anlayabilecek miyiz?
Anlamasak ne olacak ki, dünya bunun için var, ders devam. Ama, şey, öyle diyorlar ki, ruhun bedene girişi ve bedenden çıkışı biraz acılıymış henüz anlamayanlar için. Hani yaşam ölüm girdabında,  bir an önce anlamaya çalışsak bu işleri diyorum, iyi olacak.

Haritaya bakın, nerde görüyorsunuz yöneticisi olduğu yay burcuna giren Jüpiteri? Tam yeni bitirdiği akrebin sekizinci evinin sonunda, kendi evi olan dokuzuncu evin tam başında, bu kadar güzellik olabilir mi? bu kadar senkronizasyon olabilir mi? An haritasında planet  doğal evinin tam başında, demek ki “ dur bir mola ver “ yeniden bak, yeniden düşün, yeniden ol, yeniden yarat kendini, baksana Tanrı her an yaratıyor, görmüyor musun, her “an”ı büyük bir ustalık ve incelikle yeniden yaratıyor. Yeni başlangıçlar yaratıyor. 
Senkronize ol, aydınlıkla, sevgiyle, güneşle senkronize olursan cennet, gölgeyle, karanlıkla senkronize olursan cehennem. Ne olacak bana? Elinin körü olacak, özün neyse içeriğin neyse, her anınını her dakikanı neyle dolduruyorsan o gelecek başına. 
Bunları uçakta yazmak çok güzelmiş ya, havadayım da bu an, yıldızlara yakın olmak iyidir. Zaten Jüpiter giriş haritasında ki sürpriz 9. ev başı farkındalığını yerde farketmemiştim, her işimiz böyle işte, çok önemli bir çok şeyi hiç farketmeden yaşanan otomatik hayatlara sahibiz. Sonra ölüm ve doğum anları geldiğinde kendimizi kaybediyoruz, şoka giriyoruz.
Sonra, sonra bıraktığımız yerden tekrar, babanla uzlaşmamış mıydın, al sana güneş ya da Satürn karesi, kardeşine kazık mı atmıştın, merkür yerlerde sürünüyor, işkence mi etmiştin, pluton sana pis pis bakıyor, Allah korusun birini mi öldürdün, kâbus, kâbus, kâbus. Daha önce ektiklerimizi biçerek yaşayacağımız hayatlar.
Ya iyilik meleklerimiz, hayatlarımızı kolaylaştıranlar, düştüğümüzde elimizi tutanlar, hatalarımızı görmezlikten gelenler, onlar da bizim hakkımız. İnsana hizmet ettin, evladın korunacak, partnerine, düşmanına iyi davrandın sağlığın yerinde olacak. Doğru kararlarının, iyileştirdiğin yaralı parmakların korumasının tadını çıkaracaksın.

Ama bu harita çok aşk yüklü ya, kuzey ay düğümü beşinci evde, Jüpiter ile akıcı 120 derece, Jüpiter aynı zamanda yükselenin de temsilcisi ve beşinci evin, aşk evinin yücelim yöneticisi, güneş neptün ile 120 derece, üranüs tam gözünden terazi venüsünü görüyor, hiç ağlamayan tatlı bebek gördünüz mü, ya da dikensiz bir gül, tabi ki ay ve Jüpiter kova marsıyla kare, Mars ,Neptün 12 de, terazi Venüs’ü retro.

Yengeç, oğlak, terazi, koç öncüler aksında ortalık toz duman, bu aksda tam zıt terazi venüsü ve koç üranüsü  öncü haç görünümünü oluşturuyorlar. Öncü demek şimdi, şu an, hemen demek, ay düğümleri aksı da daha yeni yengeç, oğlak aksında, ortaklıklar bozuluyor, ilşkilerde ani şok edici  skandallar.

Retro Venüs yönetici olduğu terazi burcunda yedinci evde, güzel kadın kazanacak. Halâ tutkuyla birleştiği kova marsı aklında. Mars tam kovaydı, bildik yollardan ilerlemedi, otomatikleşmiş akrep ayı, halk nezdinde ve Jüpiter yay, kanun nezdinde kaybedecek.

Sancılı ama yine de aşk var yani tam da bildiğiniz dünya, hayaller sahnesi, yükselen balık, güzel bir temaşa ta ki farkında olana dek.

hobimastroloji@blogspot.com











4 Kasım 2018 Pazar


AKREP YENİAYI: JÜPİTER ELÇİLİKTEN KAÇMIŞ!
Yeniay anının yükseleninde lkizler var;  Zeus’un habercisi Hermes’in burcu. Haber başlığına bakıyoruz:
“Kasa her zaman haklıdır
Kasa her zaman kazanır”
Tüh, tüm bir yıl Jüpiter akrep geçişinin anlamı bu mu?
Tüm bir yıl ameliyata alınmış gibi geçti, çok zor bir sınavdı ve son akrep yeniayı bunu mu söylüyor bize: kasa her zaman haklıdır!
Bu yeniay Jüpiter akrebin dönem sonu kutlaması olmuş, kendisi yay kapısının hemen eşiğinde, vip geçiş odasında, siyah takım elbiseli olan o aristokrat görünümlü, sanki, sanki Arap büyükelçiliğinden yeni çıkmış, kaslarını gevşetmek için, oturduğu yerde hareketler yapıyor, çünkü az önce yılın en berbat işlemini yapmış ama memnun halinden, işi buydu çünkü, sever işini Jüpiter akrep.
Alet çantası yanında, bir cerrahın titizliğiyle toplamış çantayı, son işlem gibi sayısız işleme imza attı koca bir yıl ve bir dünya miras işlemi, hak dağıtımında vadesi gelmiş sayısız kararı uyguladı. Çok karizmatikdir ama, korkarak yapılan eleştirilere bile hiç aldırmaz, “kontratı imzaladınız bir kere” der, kabul ettiniz, herşeyi biliyordunuz, başınıza tüm gelecekleri, kiminiz aileniz, atalarınız adına üstlendiniz kontratı, kiminizin de o kadar berbat bir geçmişi var ki, cehennem azabınızı bir nebze telafi edebilmek için kabul ettiniz bile bile doğmayı ve tüm olacakları.
Akrep burcu 8. evi temsil eder, tehlike evidir, uçurumumuzdur ve her birey kendi uçurumunu yaratır. Her ruh kendi uçurumunu yaratır ve cezasına çekilir. Ve sürpriz, bir önceki hayatımızda ki 9. evimiz bu hayatımızda ki 8. evimizdir, yargılarımız, bizi yargılar.
Gökler çok önceden uygulamayı gerçekleştirmiş, olayı özelleştirmiş. Uğraşmamış bunca zerzevatla, abuk subuk yalnızca cehennemi bilen, başkaca bir yaratımı olamayan ruhlarla, olayı özelleştirmiş, her ruha sarsılmaz, objektif fakat kesinlikle acımasız o parçayı eklemiş. Herkes ektiğini biçer, ne yaptığını bilir ve cezasına koşar.
Dişil burçlarınız çok aktif, pasifsiniz ve size yapılıyor. Çünkü çok öncelerde; korktunuz. Kararınız korkmak ve sinmek oldu, ayağa kalkmanız gereken yerde kalkmadınız, görmezden geldiniz ve suça ortak oldunuz, bugün işte pasifsiniz, size uygulanıyor. Anladınız mı?
Problem değil hayat bunun için var.
Anlayabilmemiz için.
Yeniay akrep haritasında akrep kıstırılmış burç. Sanki hayat bir güncelleme yapıyor biz takipcilerine ve kıstırılmış burç akrep diyor: bu halâ yaşanıyor, bu eskiden olanı da kapsıyor, bu eski hayatta da halâ yaşanıyor, düzelt bunu, bugün burda düzelt, geçmişte ve gelecekte de düzelsin, düzelt bunu!
Geçenlerde internette gözledim, tatlı bir fil kafilesi çayırda yayılmış, küçük filler de var tatlı tatlı, sonra o vahşi vasıfsız ruhlar peydahlandı, rastgele ateş ettiler fil ailesine, küçük ya da büyük fil yaralandı, sarsıldı, cennet bir anda cehenneme döndü, neyle ateş ettin gözünle mi, gözün gidecek, kulağını mı kabarttın, kulağını yok bil, tetik çeken o parmak yerle yeksan olacak, emin ol. 
Geçmiş geleceği yaratır, üzerinde işlem yapabileceğiniz tek an bu andır ve yüreğiniz af dilediğinde, affedilirsiniz.
Bu yüzden bu yeniay haritasında planetlerin rağbet ettiği eve dikkat edelim, günlük işler evine, günlük rutinimiz çok önemli, orda ki tavırlarımız, yaklaşımlarımız, karşılaştıklarımıza çok dikkat kesilelim, önümüze gelen bizim için geldi, kusursuz hesap onu bize gönderdi, doğru kararı verelim.
Venüs retro içe dönüşümüzü artırmalıydı, maalesef bazılarımız dışa döndü, karakolluk olduk. Güven de sevgi gibidir zorlanmaz, güvenir ve severseniz bir ilişki kurmuş olursunuz. Retro terazi venüsü sizden iç dünyanızın dengesini kurmanızı  istiyor, kova marsı ise tüm istikrarsızlığıyla sahnede.
Yeniay bir durup düşünmeye vesile olur umarım.